
Adamın biri doktora
gitmiş, “Beyefendi, karımın kulakları çok zayıfladı fakat
kabullenmiyor” demiş.
Doktor, “Kulağının duyup duymadığını ölçmek için eşin arkası dönükken önce
beş metreden bir şey sorun, sonra iki metreden, en son otuz santimden… Bana
sonucu bildirin, demiş.
Adam akşam eve gelmiş; karısı mutfakta, arkası dönük yemek pişiriyor. Önce beş
metre uzaktan sormuş:
“Hanım ne pişiriyorsun?” Çıt yok. İki metreye yaklaşmış sormuş:
” Hanım ne pişiriyorsun?” Çıt yok. Otuz santime girmiş bağırmış:
” Hanım ne pişiriyorsun?”
Kadın dönmüş:
“Deminden beri köfte diyorum ya!” demiş.
Bu hataya birçoğumuz düşeriz. Kendi kusurumuzu görmeyiz de dışarıda kusur
ararız.
Çünkü başkalarının kusurları bize nesnel gelirken, kendi kusurlarımız özneldir.
Yani dışarıdakini görmek, içeridekini görmekten daha kolaydır.
İlk önce kendimizi sorgulayalım, çünkü en iyi eğitmen özeleştiridir.
Alıntı