Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), TBMM’de görüşmeleri devam eden bütçe teklifine ilişkin kapsamlı bir açıklama yayınladı. Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik tabloyu “karanlık” olarak niteleyen KESK, yeni bütçenin vergi yükünü emekçiye yıktığını belirterek, tüm yurttaşları “Halktan Yana Bütçe” talebiyle birleşmeye çağırdı.

KESK tarafından yapılan “Halk İçin Bütçe, Demokratik Türkiye İçin Birleşelim” başlıklı açıklamada, Türkiye’nin enflasyon, işsizlik ve gelir adaletsizliğinde dünya sıralamalarındaki negatif rekorlarına dikkat çekildi. Açıklamada, iktidarın ekonomi politikalarının yoksuldan alıp zengine aktarma üzerine kurulu olduğu savunuldu.

“Negatif Rekorlar Ülkesi”

Açıklamada Türkiye’nin mevcut ekonomik durumu şu çarpıcı verilerle özetlendi:

Enflasyon: Türkiye, gıda enflasyonunda OECD ortalamasını 10’a katlayarak, AB ve OECD ülkeleri arasında birinci, dünyada ise beşinci sırada yer alıyor.

İşsizlik: İşsiz sayısının 12 milyonu aştığı, kadın işsizliğinin %40’lara dayandığı belirtilirken, Türkiye’nin işsizlikte de AB birincisi olduğu vurgulandı.

Gelir Adaletsizliği: Toplumun en zengin %20’sinin toplam gelirin yarısını aldığı, gelir adaletsizliğinde Türkiye’nin OECD birincisi olduğu ifade edildi.

2026 Bütçesi: “Vergi Emekçiye, Teşvik Sermayeye”

TBMM’de görüşülen 2026 bütçe teklifini “daha fazla yoksulluk ve adaletsizlik bütçesi” olarak tanımlayan KESK, vergi yükünün dağılımındaki adaletsizliğe dikkat çekti.

Raporda yer alan verilere göre; çalışanların ücret artışlarında %16’lık düşük hedefler esas alınırken, ücretlerden kesilen gelir vergisinin %65 oranında artırılması planlanıyor. Patronlardan alınması gereken 2,5 Trilyon TL’lik vergiden “istisna ve muafiyet” adı altında vazgeçildiği belirtilen açıklamada, vergi adaletsizliği şu örnekle anlatıldı:

“Toplanacak her 100 TL verginin sadece 11 TL’si sermayeden Kurumlar Vergisi olarak alınırken; 73 TL’si (Gelir Vergisi, KDV, ÖTV) emekçilere ve halka yıkılıyor. Buna karşın her 100 TL’lik verginin 20 TL’si faize, 16 TL’si silahlanmaya, 3 TL’si ise hazine garantisi olarak patronlara aktarılıyor.”

Halktan Yana Bütçe İçin Acil Talepler

KESK, emekten ve halktan yana bir bütçe için taleplerini şöyle sıraladı:

Vergide Adalet: Tüketimden alınan dolaylı vergilerin düşürülmesi, gelir vergisi birinci diliminin %10’a çekilmesi ve servet vergisi getirilmesi.

İnsanca Yaşam: En düşük kamu emekçisi maaşının yoksulluk sınırının üzerine çıkarılması ve asgari ücretin insanca yaşanacak seviyeye yükseltilmesi.

Kamu Hizmeti: Özelleştirmelerin durdurulması, kamu yatırımlarına ayrılan payın artırılması.

Güvence: Kamuda sözleşmeli ve taşeron çalışmaya son verilerek kadrolu istihdamın sağlanması.

“Yoksulluğa Karşı Birleşelim” Çağrısı

Açıklamanın sonunda sadece kamu emekçilerine değil, tüm yurttaşlara çağrıda bulunuldu. KESK, “Ülkede yaşanan sömürü düzenine itirazım var” diyen herkesi; sendikaları, emek ve demokrasi örgütlerini düzenlenecek miting ve eylemlere katılarak “Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşmeye” davet etti.

Ümit Dadük Sağaltıcı